CNN Türk canlı yayınına katılan uzman isimler İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sefer Şener ve Stratejist Cüneyt Paksoy Merkez bankasının kar oranından Fitch’in Türkiye kararına kadar birçok mevzuyu yorumladı. Şener Türkiye’deki büyüme öngörüsünün 4 puandan 6 puana çıkarıldığını söylerken, Paksoy, “Kredi derecelendirme kuruluşlarının siyaseti değişecek.” dedi.
İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sefer Şener ve Stratejist Cüneyt Paksoy CNN TÜRK canlı yayınında değerli açıklamalarda bulundu.
“MERKEZ BANKASI YERLİ VE YABANCI TALEBE NAZARAN KARŞILIK VERİR”
Stratejist Cüneyt Paksoy’un açıklamalarının satır başları şöyle:
“Bütün merkez bankaları kendi para üniteleri dışında rezerv fiyat. Dünyada rezerv para dolardır, emtia başta olmak üzere birçok şeyin fiyatlaması dolar üzerinden yapılır. Talep ağır olduğu periyotta merkez bankası, o talebe yanıt verir. Bu yerli talep olur, yabancı talep olur. O dövizi kullanır, yabancı giriş olduğu devirde de merkez bankası bunu fiyat. Merkez bankalarının rezervleri kredi kuruluşları için bir kriterdir. O yüzden kullanılmak üzere rezerv biriktirilir. Kullanılması gerektiğinde de kullanılır. Merkez Bankası, fiyat hareketleriyle bir kar oluşumu müellif. Bu karın da kullanımı o periyot Hazine ve Maliye Bakanlığı ile proaktif bir biçimde dengelenir. Ana emel Merkez Bankası’nın karı değildir. Merkez Bankası bir istikrara gayesi güder. Merkez Bankası yerli ve yabancı talebe nazaran karşılık verir.
“GÖRÜNÜMÜN DEĞİŞİM KAÇINILMAZ, DAHA DA FAZLASINI HAK EDİYORUZ”
Pandemi müddetince ülkeler üretim motivasyonunu güçlü tutmak için tedbirler aldı. Birçok ülke daralma ile bitirdi. Ülkelerin raporlarında bu sayılar görülüyor. Rotasyonla ilerleyin Türkiye maliyeti enflasyon yaşadı. Merkez Bankası’nda da bir siyaset olağanlaşması yaşadık. Son sayılar 1 Mart’ta gelecek. Türkiye büyüme ile bitirecek. Görünüm değişimi kaçınılmaz. Daha fazlasını hak ediyoruz lakin piyasa bunun fiyatlamasını gösterecek. Merkez Bankası ve BDDK ve piyasa oyuncularıyla birlikte yabancı girişi artış gösterecek. Kredi derecelendirme kuruluşlarının siyaseti değişecek. Küresel ölçekte riskler var. Türkiye yüzde 5’e düşene kadar proaktif ilerleme yapacak. ABD ve Çin ortasındaki rekabet artış gösterdikçe Türkiye de kıymetini artırmaya başlayacak.
Stratejist Cüneyt Paksoy’un açıklamalarının satır başları şöyle:
Memleketler arası derecelendirilme kuruluşları sizleri etkileyecek bir not veriyor. Aslında bu döngü birbirini tamamlıyor. CDS düşüyor.
CDS ülkelerin risk primi. Bu ülkelere yatırım yapılması ve yapılmamasına yönelik. Ne kadar yüksekse inançlı bir ülke ve yatırım yapılabilir oluyor. Kredi derecelendirilme kuruluşlarının haziran ve temmuz aylarında Türkiye’nin puanını 1 kademe üst çekecek.
“BÜYÜME ÖNGÖRÜSÜ 4 PUANDAN 6 PUANA ÇIKARILDI”
Pandemi süreci yavaş yavaş bitiyor. Fitch diyor ki Türkiye aldığı tedbirlerle müspet istikameti gözüküyor. Bu sürece çabukça adapte olan Türkiye daha süratli büyüyecek deniyor. Türkiye’deki büyüme öngörüsü 4 puandan 6 puana çıkarıldı. Önümüzdeki devir büyüme manasında enflasyon manasında değerli kademeler geçecek. Türkiye tedarik zincirinde değerli bir aktör olarak geliyor. Bono artışlarıyla biz çok daha güçlü olacağız. Bilhassa yabancı derecelendirme kuruluşları enflasyonun tek haneliye döneceği söylüyor.
KREDİ DERECELENDİRME KURULUŞLARI NEYE BAKIYOR?
Prof. Dr. Sefer Şener’in açıklamaları:
Kredi derecelendirme kuruluşları asıl kıymetli olan 3 noktaya bakıyorlar. Makro ekonomik olarak dinamiklere bakıyorlar. Ekonomi-politik dediğimiz politik noktalardan değerlendirmelerde bulunuyorlar. Bunları değerlendirdikten sonra da CDS’lere bakıyorlar. Kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye’nin notunu bir kademe üst çıkaracak. Pandemi süreci yavaş yavaş bitiyor. Türkiye olumlu ayrışıyor. Türkiye önümüzdeki devirde daha süratli hareket edecek. Türkiye daha süratli büyüyecek deniliyor. Bütün memleketler arası kuruluşların not yükselteceğini göreceğiz.
Hürriyet
