Banu YELKOVAN – Pererira’nın farklı bir onbirle alana çıkıp yeni transferleri görmeyi tercih ettiği maçta, birinci 22 dakikada Szalai’nin sarı lacivertliler için yalnızca bir stoperin çok ötesinde, bir oyun kurucu olduğu çok net biçimde ortaya çıktı. Portekizli hocanın, pek anlaşılabilecek münasebetlerle dinlendirmeyi tercih ettiği Macar oyuncu, Tisserand’ın sakatlığı sonrasında mecburen oyuna girince defans sınırı kendi içinde tekrar organize oldu ve Fenerbahçe’nin oyunu bir anda daha istikrarlı bir hal aldı.
birinci YARIDA KORA KOR BiR MAÇ
Gol, bu değişiklikten çabucak sonra, Szalai’nin yarattığı konumda yeni transfer Rossi’nin çıkardığı topa Osayi-Samuel’in vuruşunda geldi. Birinci devrede bir futbolseverin isteyebileceği çabucak her şey vardı: Kora kor bir maç, açık oynayan iki kadro, tempolu, heyecanlı bir futbol, her iki ekip ismine da tehlikeli durumlar. Birinci yarının skorunu, 43. dakikada Altay’ın kendisini düşürdüğü durum sonrası kazandırdığı penaltıyı gole çeviren Henrique belirledi. Gol, Fenerbahçe’nin bu dönem yediği birinci gol olarak da kayda geçti.
SAKATLIKLAR VE DEĞiŞiKLiKLER
Maçın ikinci yarısında tempo da heyecan da birinci yarıya nazaran daha düşüktü. İkinci 45’in ortalarında, evvel Osayi-Samuel, sonra Serdar Aziz ve devamında irfan Can peş peşe sakatlıklar geçirince, oyun bir müddet durakladı. ‘Kim çıkacak, kim kalacak’ sorusu, sakatlıklar kadar ‘sahada kaç Türk kaç yabancı olacak’ hesaplamalarının da sonucuydu. Sonunda irfan Can yerini Meyer’e bıraktı ve oyun yine başladı. Kalan dakikalarda skor değişmeyince, Sivasspor, Kadıköy’den yeniden puanla ayrılmış oldu. Geçen dönem, Avrupa’dan elendikten sonra 19 maç peş peşe hiç yenilmeyen Sivas, şampiyonluk yarışındaki tüm ekipleri tökezletmeyi başarmış ve dönem bitmeden bir hafta evvel Fenerbahçe’yi yenerek tahminen de bu sezonki tekrar yapılanmanın sebebi olmuştu. Bu sefer, dönem başında aldıkları bu beraberlikle Fenerbahçe’de eksikliklerin düzenlenmesini sağlayacaklar büyük olasılıkla.
Hürriyet
