Aktiflik T.C. Güç ve Natürel Kaynaklar Bakanlığı (ETKB) Bakan Yardımcısı Dr. Alparslan Bayraktar, IICEC İdare Heyeti Üyesi Kıvanç Zaimler ve Memleketler arası Güç Ajansı (IEA) Lideri Dr. Fatih Birol’un iştirakiyle çevrimiçi olarak yapıldı.
GERİ DÖNÜŞÜ YOK
İklim değişikliği konusundaki duyarlığın dünyada giderek arttığına dikkat çeken Fatih Birol, “Dünyanın en büyük petrol üreticisinden, Afrika’daki küçük bir ülkeye kadar her noktada bu hassaslık artıyor. Hem siyasetçiler, hem iş dünyası hem de vatandaşlar artış bu değişimin farkında. Bilimsel datalar ortada Bunun geri dönüşü yok. Dünya bize daima olarak tehlikenin boyutunu gösteriyor. Son olarak Kanada ve Ortadoğu’da yaşanan çok sıcaklar su ve güç tedariğinde büyük sorunlara yok açtı” dedi.
HİDROJEN VE DEPOLAMA
İklim değişikliğine neden olan emisyonların yüzde 80’inin güç dalından geldiğine değinen Birol, “Burada tahlil de güç kesiminden geliyor. Karbon salınımını süratle düşürmeden 2050 gayelerine ulaşmamız güç. Dünyanın önde gelen ekonomileri bu bahisteki taahhütlerini ortaya koydu. Lakin değerli olan uygulanan pratikler. Birinci evvel güneş, rüzgar ve nükleer üzere teknolojileri daha süratli kullanmamız akabinde da hidrojen üzere, depolama üzere yeni kuşak teknolojilere tartı vermemiz kaide. Dünyadaki güç yatırımlarının toplamı şu an yılda 2 trilyon ve burada yük fosil kaynaklarda. 2050 maksadı için bunun 5 trilyon dolara çıkması ve yükün pak güçte olması gerekiyor” diye konuştu.
KİMİ ZORLUKLAR VAR
Güç ve Alışılmış Kaynaklar Bakanlığı (ETKB) Bakan Yardımcısı Dr. Alparslan Bayraktar, pandeminin global iktisadi sistemi ve güç kesimini de olumsuz etkilemesiyle, bilhassa dünya iktisadının yüzde 4 oranında daralması nedeniyle ekonomik aktivitelerin azalmasına ve sonucunda da emisyonların düştüğünün görüldüğüne işaret etti. Bayraktar, şöyle konuştu: “2021’i geri dönüşümün başlangıcı olarak isimlendiriyoruz. Memleketler arası Güç Ajansı da güç yatırımlarında yüzde 10’luk bir artış bekliyor. Karbon nötr olmayla alakalı birçok ülkeden 2050 taahhütlerini duyuyoruz. Avrupa Birliği İklim kanunu çok yakın bir tarihte çıktı. Türel bir baza oturdu. Bu amaçlara nasıl ulaşılacağı konusunda çok önemli bir işaret aldığımızı söyleyemiyorum. Türkiye gelişmekte olan bir ülke olarak Paris Anlaşması’nın kaidelerini yerine getirmeye uğraş ediyor. Kısa ve orta vadede mutlak emisyon azaltımıyla ilgili Türkiye’nin önünde önemli zorluklar var ve bu manada bir amaç koymak çok mümkün görünmüyor.”
Hürriyet
