Cami; mavi, yeşil ve beyaz renkli İznik çinileriyle bezendiği için ve yarım kubbeleri ve büyük kubbesinin içi de yeniden mavi yüklü kalem işleri ile süslendiği için Avrupalılarca “Mavi Camii (Blue Mosque)” olarak isimlendiriliyor. Ayasofya’nın 1935 yılında mescitten müzeye dönüştürülmesiyle, İstanbul’un ana camii pozisyonuna ulaşmışan Sultan Ahmet Camii, tıpkı vakitte külliyesiyle birlikte, İstanbul’daki en büyük yapıtlardan biri. Bu külliye bir cami, medreseler, hünkar kasrı, arasta, dükkânlar, hamam, çeşme, sebiller, türbe, darüşşifa, sıbyan mektebi, imarethane ve kiralık odalardan oluşuyor. Bu yapıların bir kısmı günümüze ulaşamasa da, eser tüm ihtişamıyla görenleri hayran
bırakıyor…Yapının mimari ve sanatsal açıdan dikkate şayan en kıymetli yanı, 20.000’i aşkın İznik çinisiyle bezenmesi.
Bu çinilerin süslemelerinde sarı ve mavi tonlardaki klâsik bitki motifleri kullanılmış, yapıyı yalnızca bir ibadethane olmaktan öteye taşımış. Caminin ibadethane kısmı 64 x 72 metre boyutlarında. 43 metre yüksekliğindeki merkezi kubbesinin çapı 23,5 metre olan Caminin içi 200’den fazla renkli cam ile aydınlatılmış. Yazıları Diyarbakırlı Seyyid Kasım Gubarî tarafından yazılan Sultan Ahmet Camii, Türkiye’nin altı minareli birinci mescididir. Minarelerin sayısı ortaya çıkınca sultan küstahlıkla suçlanmış. Zira o vakitlerde, Mekke’deki Kâbe’de de 6 minare bulunmaktaymış. Sultan bu sorunu, Mekke’de olan (Mescidi Haram) mescide yedinci minareyi yaptırarak çözmüş. 4 minare caminin köşelerine konuşlandırılmış. Kalem halindeki bu minarelerin her birinin 3 şerefesi bulunuyor.
Ön avludaki öbür iki minare ise ikişer şerefeli..Her katında alçak seviyede olmak üzere, caminin içi İznik’te 50 farklı lale deseninden üretilmiş 20 binden fazla çini ile bezenmiş. Alt düzeylerdeki çiniler klâsik iken, galerideki çinilerin desenleri çiçekler, meyveler ve servilerle gösterişli ve ihtişamlı. 20 binden fazla çini İznik’te çini ustası Kasap Hacı ve Kapadokyalı Barış Efendi’nin idaresinde üretilmiş.Caminin içindeki en kıymetli öge ince işçilikle oyulmuş ve yontulmuş mermerden yapılma mihrap. Bitişik duvarlar seramik çinilerle kaplanmış. Lakin etrafındaki çok sayıda pencere olması, onu daha az ihtişamlı gösteriyor. Mihrabın sağında güçlü dekore edilmiş minber bulunuyor. Caminin öbür bir özelliği de, en kalabalık halinde dahi olsa herkesin imamı duyabileceği halde tasarlanmış olması.
Hürriyet