Sanırım bir 20 yıl da Uluslar Ligi’nin ehemmiyeti için çarpışacağız! Evet, Uluslar Ligi formatında bir değişim var, bu sefer B-C-D kategorilerine direkt play-off talihi vermemişler. Lakin A Ligi’nin neredeyse tamamı büyüklerden oluştuğu için, onlar esasen klasik elemeler yolunda muhtemelen takılmayacakları için, o iki play-off biletinin B Ligi’ne devredilmesi önemli bir ihtimal. O yüzden B Ligi de gazozuna oynanmıyor, net bir play-off bileti bahtı olacak bilhassa küme önderlerinin. Macaristan’ın da bu maça yüzde yüz konsantrasyonla ve bu umutla çıktığını söyleyebiliriz rahatlıkla.
SALLAI DENGEYİ BOZDU
Üstelik Macar ekibi hiç yabana atılacak bir rakip değil. FIFA sıralamasında biz 29’uncuyuz, onlar 52’nci. Yunanistan, Slovenya üzere ülkelerin üstündeler. Direkt Euro 2020 biletini son maçta Galler’e kaptırmışlardı, play-off’ta bahtlarını bir daha deneyecekler. Kümede içeride Hırvatistan ve Galler’i mağlup ettiler. Orta alanımıza çok sıkıntı anlar yaşatan altın çocuk Szoboszlai dışında 4 de iyi Bundesliga oyuncusu birinci 11’deydi dün. Sallai’nin de savunmamızın istikrarını bu kadar bozması düşündürücüydü doğrusu.
BIRINCI 45’TE ŞANSLIYDIK
Onlar 4 Eylül Stadı’na en iyi 11’leriyle çıktılar, bizse orta alanda doz çok bir rotasyon yaptık bence. Hakan-Burak’ın gerisindeki ülkü orta dörtlümüzün hiçbirinin alanda olmaması; İrfan, Yusuf, Kenan, Ozan’ın hepsinin birden kulübede oturması fazla riskliydi bence. Şanslı bir 45 dakika oynadık, Uğurcan’ın yıldızlaşması ve iki toplarının direkten dönmesiyle koruduk tabelayı. İkinci yarıda her oyuncu değişikliği sonrası orta alanımız biraz daha toparlandı lakin Sivas’tan puan çıkarmamıza yetmedi bu kısıtlı performans. Üç gün sonra Belgrad deplasmanı için dün başlayan 11’imizi değil, bitiren 11’imizi referans kabul edecektir muhtemelen Şenol Güneş. Hatta Yusuf-İrfan’ın yanı sıra Ozan yahut Mahmut’un da Belgrad’da 11’de olmalarını bekliyorum ben.
Hürriyet
