Anlık ve günlük, hislerle hareket eden fevri bir toplumuz. 2 sefer 10 metre top sürdü diye Emre Mor’u Messi ile kıyaslayacak kapasitede bir medyamız varken, kulüpçülük üzerinden kamplaşıp ulusal kadro takımını ve aldığı sonuçları kıymetlendiren bir kamuoyu varken bu bataklık üzere herkesi içine çekip boğan futbol ikliminde muvaffakiyet lakin saman alevi üzere olur.
AVRUPA’NIN ÇOK GERİSİNDEYİZ
Futbolun geldiği noktayı, tepe yapan temposunu, bizde olmayan dayanıklılık düzeyini ve suratı sorgulamamız gerekiyor. Yürüye yürüye, durağan futbol oynanan ülkemizde ne yazık ki atletik olarak Avrupa ülkelerinin çok gerisindeyiz.
U-19 turnuvasını seyrediyorum en iyi kulüplerimiz oynuyor, tempo çok düşük düzeyde. Şenol Güneş’e gelene kadar sorgulanması gereken çok şey var. Sığ ve günlük tartışmalar ile kavga-kaos ve algı oyunlarıyla çırpınan ülke futbolunu daha bilimsel, rasyonel ve sportif açılımlarla üste çıkartmak tek tahlil. Değişmesi gereken Şenol Güneş değil; futbolumuzun iklimidir.
Hürriyet