İklim değişikliğinin tesirlerinin çok ağır hissedildiği ve etrafın hayati ehemmiyetinin çok net biçimde görüldüğü bir devrin yaşandığına dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, bilhassa koronavirüs salgını şartlarında yaşanan sürecin çevreyi muhafazanın tercihten çok, mecburilik olduğunu bir kere daha kanıtladığını belirtti. Çok hava olayları ve çok yüksek sıcaklık artışı, kuraklık, su düzeyinin yükselmesi üzere olayların çevresel, ekonomik ve toplumsal boyutta çok yıkıcı tesirleri olduğunu tabir eden Hisarcıklıoğlu, “Birleşmiş Milletler tarafından 5 Haziran olarak kabul edilen ve her yıl kutlanan Dünya Etraf Günü’nün ‘ekosistem restorasyonu’ olarak belirlenen bu yılki teması, bu olumsuz gidişatı bilakis çevirme yolunda son derece manalı bir ileti vermektedir” dedi.
TEŞVİK EDİYORUZ
Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın endüstriden ticarete, ekonomik döngüden etraf dostu güce kadar birçok faktörün şekillenmesinde kıymetli bir dönüm noktası olduğunu ve etraf odaklı üretim açısından değerli fırsatlar barındırdığını söz eden Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti: “Daha yaşanabilir yarınlara uyanmak için elimizi taşın altına sokmalı, sanayimizi dönüştürmeli ve etraf dostu atılımlarda bulunmalıyız.
En temelinde; hayat biçimimizi değiştirmeli, atıkları kıymetlendirme yolunu seçmeli, geri dönüşümü ve geri kazanımı hayatımızın merkezine almalıyız. Sürdürülebilir üretim ve tüketim modeli benimsemeliyiz. Mobilite konusunda etraf dostu yatırımları desteklemeli; elektrikli araçların kullanılmasıyla, tabiatın ve etrafın korunmasına katkı veren bir ulaşım sistemi kurmalıyız. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği olarak, etraf ve iklim krizinin ehemmiyetinin şuuruyla; sanayicilerimizin geri dönüşüm, sıfır atık, emisyon azaltımı, karbon ayak izi üzere bahislerde farkındalığının artırılması için çalışmalarımızı sürdürüyor ve etraf dostu faaliyetleri teşvik ediyoruz.”
Hürriyet
