Demir çelik endüstrisinde üretim ve istihdamın korunması hedefiyle 18 Nisan’da yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile slab, kütük, yassı hadde mamulleri, alaşımlı eserler, profiller ve paslanmaz sac üzere eserlerine uygulanan gümrük vergisi 15 Temmuz’a kadar süreksiz olarak yüzde 5 artırılmış, tatbik 14 Temmuz’da yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile 30 Eylül’e kadar uzatılmıştı.
Yayan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, memleketin demir çelik eserlerinde kapasitesi olduğunu, bu nedenle ithalat muhtaçlığı bulunmadığını lisana getirdi.
Bu açıdan ek vergi kararını olumlu bulduklarını belirten Yayan, şöyle devam etti:
“Kapasitemizin olduğu, yatırım yaptığımız eserleri son radde yüksek ölçüde ithal etmek sürdürülebilir bir durum değil. Hükümet de bunu durdurmak için 15 Temmuz’da mühleti dolacak halde 3 aylık bir karar almıştı. Artık buna olan gereksinimin devam ettiğini gördüğü için bu vadeyi uzattı. Bunun daha uzun periyodik olarak uzatılması ve gelişmelere nazaran de kalıcı hale getirilmesi gerektiğine inanıyoruz.”
Yayan, ek vergi pratiğinin en azından 6 ay ya da 1 yıl üzere mühletlerle uzatılması gerektiğini, böylelikle tüketicilere hakikat bildiri verilebileceğini söyledi.
Yurt içi çelik tüketiminde nisan ve mayıs aylarında gerileme olduğunu belirten Yayan, tüketimdeki keskin gerilemenin ithalata çok fazla yansımamasına rağmen üretimin bu durumdan olumsuz etkilendiğini bildirdi.
Yayan, “Tüketimimiz düştüğü vakit bizim daha fazla ithalata muhtaçlığımız yok. Her eserde muhtaçlık fazlası üretim kapasitemiz ortaya çıkıyor. Bunu yurt içinden karşılamalıyız.” diye konuştu.
ABD VE AB’NİN UYGULADIĞI HIMAYE ÖNLEMLERI
ABD ve Avrupa Birliği’nin dış ticarette Türkiye’ye karşı uyguladığı muhafaza önlemlerine de değinen Yayan, şunları kaydetti:
“ABD bize karşı bir muhafaza önlemi aldı ve 2018’de yüzde 25 vergi koydu. Bu hala devam ediyor. AB de 2018 yılının 2. yarısında muhafaza önlemi koydu. Aradan 2 yıl geçti değil yumuşatmak, kademe kademe bunu daha da ağırlaştırıyorlar. Yani bizim onlardan daha esnek davranmamız, daha kısa vadeli pratiğimiz için ne cins bir imkanımız var elimizin altında? Hiçbir şeyimiz yok. Münasebetiyle bu önlemlerin daha uzun periyodik uzatılması ve gelişmelere nazaran tahminen kalıcı hale getirilmesi gerektiğine inanıyoruz.”
Hürriyet
