İşte o açıklamalar…
“EUROLEAGUE’İN BU BIÇIMDE YOK SAYILMASINI HİÇ BEKLEMİYORDUK. BU KADAR EMEĞİN YOK SAYILMASI, SPOR TARİHİNE BÜYÜK BİR HAKSIZLIK OLARAK GEÇTİ”
Avrupa’da sporda büyük bir haksızlığa uğrayan en kıymetli kadronun Anadolu Efes olduğunu lisana getiren Ergin Ataman, “Çünkü EuroLeague gerek dünyada çok izlenen bir spor tertibi gerekse de Avrupa’da futboldaki Şampiyonlar Ligi’nden sonra en çok izlenen tertiplerden bir tanesi. Anadolu Efes 2019’daki finalden sonra geçtiğimiz dönem dayanılmaz bir performans gösterdi. Alanda ve İstanbul’da gösterilen performans, hem oyuncu bazında hem de ekip bazındaki skorlar, kırılan rekorlar, 34 maçlık olağan dönemin 28’inin oynandığı bir dönemde 24 galibiyetle en yakın rakiplerinden 2 galibiyet önde olması ve otoriteler tarafından şampiyonluğun en büyük adayı olarak gösterilen bir ekipti Anadolu Efes. Evet, o periyotta maçlar durduruldu. Durdurulması da doğaldı, tüm sportif vakalar durduruldu. Fakat bizim beklentimiz, Şampiyonlar Ligi’nde olduğu üzere, NBA’de olduğu üzere, futboldaki Avrupa liglerinde ve basketbolda İspanya, Almanya, İsrail liglerinin sonuçlandırıldığı üzere, EuroLeague’in de tamamlanmasını bekliyorduk. Bu halde yok sayılmasını hiç beklemiyorduk. Son anda verilen karar doğrultusunda beyaz döneme gidildi. Biz şampiyon olabilirdik de olmayabilirdik de. Yarı finalde yahut finalde de kaybedebilirdik. Bütün bir dönemi emeğini ya kazanarak ya da kaybederek, gayret ederek alacaktık. Bu kadar maç, bu kadar emek, maddi manevi bu kadar yapılan yatırımlar, oyuncuların terinin, taraftarın sesinin yok sayılması spor tarihine büyük bir haksızlık olarak geçti. Bugün bakıldığı vakit Şampiyonlar Ligi maçlarını seyrederken içimiz açıyor, bir basketbolsever olarak, Anadolu Efes’in antrenörü olarak. Son 5-6 aydır üst seviyede basketbol konuşulmuyor. Hele Türkiye’de hiç konuşulmuyor. Türkiye’de niçin oynanmadığının hiçbir açıklaması yok. Haydi Avrupa’da 10 farklı ülke ekibi, önemli bir lojistik lazım. Fakat BSL’nin motamot futbol ligi üzere oynanmaması için hiçbir sebep yoktu” sözlerini kullandı.
“TBF’YE KIRGINLIĞIMIZIN SEBEBİ, EUROLEAGUE’DEN EVVEL KARAR AÇIKLAYIP EMSAL TEŞKİL ETMELERİ”
EuroLeague’in beyaz dönem kararından 10 gün evvel Türkiye Basketbol Federasyonu’nun beyaz dönem kararını açıklamasına kırıldıklarını kaydeden Ataman, şöyle konuştu: “Bizim TBF’ye olan kırgınlığımız da, EuroLeague’in açıklamasından 10 gün evvel yapılmış olması da bir emsal teşkil etti. Biz ligleri, temmuz ayında yahut haziran sonunda oynatacağız deseydi, EuroLeague de tahminen önder Efes’in olduğu, Fenerbahçe’nin olduğu bir EuroLeague’i yok sayarken daha çok düşünmek zorunda kalacaktı. Yazık oldu. Biz hiçbir vakit geriye dönüp bakmıyoruz. Biz başkanız, birtakım ülkelerde futbolda, basketbolda başkan gruplar şampiyon duyuru edildi, biz bunun peşinde olmadık. Biz daima bu ligin oynanması için her şeyin yapılması gerektiğini belirttik. Oynanmadı. Bunun karşılığında da ne bir plaket, ne bir onurlandırma, hiçbir şey yapılmadı. İlerleyen periyotlarda yapılacak mı bilmiyorum lakin EuroLeague planlandığı üzere temmuz ayında oynanmış olsaydı, tüm dünyada hadise sayıları daha makul sayılardaydı. Artık daha yüksek hadise sayılarında EuroLeague başlayacak. Eylül ayının ortalarında bir EuroLeague dönem öncesi turnuva planı yapılıyor. Özel turnuvayı yapıyorsun da, 2019-2020 dönemini alanda neden sonuçlandırmadın konusuna gelince, bana biraz tuhaf geldi. Ancak kurumların kararına söylenecek bir şey yok. Biz tenkidimizi uygar konularda yaptık. Avrupa’daki tüm ligler problemsiz halde bitirildi. Seyirci olmadığı için doğal ki tatsız oldu ancak tüm dünya spor basını, Avrupa’da futbolu takip etti, Türkiye’de futbol konuşuldu. Şampiyonlar Ligi’nde hepimiz oturduk maçları seyrettik. Beşerler sıkıldı. Beşerler daima eskileri seyretmekten, 10’uncu defa tekrarlanan dizileri sinemaları izlemekten sıkıldı. Bu türlü bir devirde halkın sevgisi olduğu bir basketbolu oynatmamak bence basketbol için büyük bir kayıp yarattı. İzleyici de soğudu şu anda. İnşallah yine bir ısınma periyodu olur.”
“YARIM BIRAKTIĞIMIZ BİR ÖYKÜ VAR. BU ÖYKÜNÜN KAHRAMANLARI, BU DÖNEMIN DA KAHRAMANLARI OLSUN İSTEDİK. TRANSFER YAPMAYACAĞIZ”
DHA muhabirinin “Transfer yapacak mısınız?” sorusuna karşılık veren Ergin Ataman, “Hayır. Biz bu pandemi devrinde, tüm dünyada ve Türkiye’de ekonomik kasvetler yaşanırken, liderimiz Tuncay Özilhan’ın vizyonuyla, Anadolu Grubu’nun büyük fedakarlığıyla bu grubu koruduk. Bu kadar başarılı olmuş bir grubun oyuncuları Avrupa piyasasının en beğenilen oyuncularıydı. Efes’i geçmek için ne yaparsınız? Efes’in oyuncularına saldırırsınız. Biz buna müsaade etmedik. Ne Avrupa’da müsaade ettik ne de NBA’de. Oyuncuların NBA opsiyonları vardı, Micic ve Larkin’in. Biz onları ikna ettik, profesyonel manada onların reddedemeyeceği fiyatlarla yolumuza devam ettik. Hiçbir oyuncumuzu mağdur etmedik. Oyuncularımız ortasından fedakarlık gösterenler oldu. Bu da kulübün bütçe konusunda nefes almasını sağladı. Geçen yılki bütçenin yüzde 5-10, hatta 20’lik artışla kadroyu müdafaayı başardık. Geçen yıl EuroLeague’i domine eden bir takım olduğu için dokunmadık takıma. Birtakım değişiklikler yapabilirdik lakin yarım bıraktığımız bir kıssa var. O vakit bu öykünün kahramanları, bu dönemin da kahramanları olsun. Yalnızca altyapımızdan yetişen Erten Gazi’yi aldık. Ona bir baht vereceğiz kendisini geliştirmek için. Bu yüzden transfer yapmayacağız. Takımın kâfi olacağını düşünüyorum. Lakin olağan rakiplerimiz geçen yılki gücümüzü gördükten sonra takımlarında önemli atılımlar yaptılar. CSKA Moskova, Shengelia ve Milutinov, iki flaş transfer yaptı. Milano keza o biçimde. Barcelona, Calathes’i aldı. Real Madrid takımını korudu. Önemli manada bir rekabet olacak. Hiçbir şeyin garantisi yok. Geçen dönem ligi domine eden Efes bu dönem tekrar domine edecek diye bir şey yok. Oyuncuların ve başka kadroların form durumuna nazaran değişecek. Dönem içinde göreceğiz” dedi.
“AVRUPA’DAKİ KADROLARIN EN DEĞERLI AMAÇLARINDAN BİR TANESİ, ANADOLU EFES’İ GEÇMEK OLACAK”
Geçen dönem başarılı bir performans göstermelerinin bu dönem kendilerine zorluk çıkartacağı istikametindeki görüşler için ise tecrübeli başantrenör, “Avrupa’daki grupların en kıymetli maksatlarından bir tanesi, Anadolu Efes’i geçmek olacak. Oynayacağımız her maçta başka bir atmosfer oluşacak, gruplarda başka bir motivasyon oluşacak. Bunlar natürel ki bir dezavantaj olacak. Evet elimizde EuroLeague kupası yok lakin tüm ekiplerin gözünde de geçen dönemin en başarılı ekibiyiz. Biz bunların hiçbirisine aldırış etmeden, birebir oyun anlayışıyla, motivasyonumuzu koruyarak, makine üzere işleyen düzenle oynamaya devam edeceğiz. Değişiklik yapan kadroların ahenk sorunu yaşayacak olması da bizim avantajımız olacak” diye fikirlerini lisana getirdi.
“LARKIN’E TC KİMLİĞİNİ CUMHURBAŞKANIMIZ, SPOR BAKANIMIZ VERDİ. O NIÇIN TÜRK STATÜSÜNDE OYNAMAYACAK DA, ÖBÜR ÜLKELERİN ULUSAL KADROLARINDA FORMA GİYEN İSİMLER OYNAYACAK?”
Geçen dönem Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu’nun devreye girmesiyle A Ulusal Erkek Basketbol Takımı’na kazandırılan Shane Larkin’i, ulusal ekipte şimdi müddet alamadığı için Türk statüsünde oynatamayacaklarını aktaran Ataman, bu hususta TBF yetkililerini misyona çağırdı.
Larkin’in Türk statüsüne geçmemesi halinde onu uzun bir müddet ING Basketbol Muhteşem Ligi’nde oynatmayı düşünmediklerini kaydeden Ergin Ataman, şu sözleri kullandı: “Geçen dönem toplumun, sporsevelerin isteği ve kendi isteğiyle, daha sonra da Cumhurbaşkanımızın da bu hususta tesirli olması ve devreye girmesiyle, Bakanımızın şahsen ilgilenmesiyle Türk vatandaşı oldu. Sonrasında maalesef Olimpiyat Oyunları ertelenince Larkin oynayamadı. Ancak önümüzdeki devirde Larkin oynayacak esasen. Ama evvelce çıkan bir yönetmelik gereği, Türk de olsa bir oyuncu, Türk statüsünde oynaması için ulusal kadroda oynaması gerekiyor. Larkin natürel ki olimpiyat elemelerinin ertelenmesi sebebiyle oynayamadı. Birinci maçların ne vakit oynanacağı aşikâr değil. FIBA takvimini açıklamadı pandemi sebebiyle. Bu yıl maç olmayabilir. Yalnızca 2021 Olimpiyat Elemeleri olabilir sene sonunda. Natürel biz de bir ikileme düşüyoruz. Larkin’i Türk olmaya teşvik etmek için bir fedakarlıkta bulunduk. Biz Larkin’in var olan kontratında bir iyileştirme yaptık ki, Larkin bu hususta da motive olsun diye. Ancak artık yönetmelik değiştirilmediği takdirde tahminen biz Larkin’i Türkiye’de hiç oynatamayacağız. Zira Larkin’i dönem başında yabancı olarak oynatırsak, bu sefer de dönem içinde değişmediği için bu dönem Türk olarak oynatamayacağız. Halbuki bugün baktığımız vakit Türk Ulusal Takımı’nda oynama bahtı hiç olmayan, öteki ülkelerin ulusal formalarını giyen öbür oyuncuların Türk statüsünde oynadığını görüyoruz. Burada bir paradoks var. Çarpıklık var. Türk olduğu vakit Larkin takımın değişilmezi olacak. Öbür türlü rotasyona giriyor. Geçen dönem Türkiye Ligi’ndeki maçların neredeyse 3’te 2’sinde oynamadı. O vakit da hem kulübe bir haksızlık oluyor hem de kamuoyuna ulusal ekip için bir ziyan oluyor. Bunun TBF tarafından düzeltilmesini bekliyorum. Kimse de kalkıp yönetmeliklerin değişmesi için 1-2 yıl evvelce karar verilmesi gerekiyor demesin. Bugün iki dudağının ortasında; Türkiye Ligi’ni oynatmıyorum diyen, beyaz dönem duyuru eden bir federasyon, böylesine değerli bir oyuncu için, hele ki Cumhurbaşkanı’nın, halkın istediği bir oyuncunun Türk olarak oynamasını engellemesin. Ona Türk kimliğini Cumhurbaşkanımız verdi, Spor Bakanımız verdi. O niçin oynamayacak da öteki ülkelerin ulusal ekip formalarını giyen oyuncular Türk olarak oynayacak. Biz kulüp olarak bunun düzeltilmesini bekliyoruz.”
“TÜRK BASKETBOLUNU YÖNETENLER, ŞAPKALARINI ÖNLERİNE KOYACAKLAR VE NEDEN BU HALE GELDİĞİMİZİ SORGULAYACAKLAR”
Yıllarca Türk basketboluna kıymetli isimler armağan eden ve büyük hizmetler veren Bandırma Basketbol’un kapanma kararını pahalandıran 54 yaşındaki başantrenör, bu karardan ötürü büyük üzgünlük yaşadığını tabir etti. TBF’nin bundan 3-4 yıl evvel Avrupa’nın en pahalı basketbol ligini nasıl bu hale geldiğini sorgulamaya davet eden Ergin Ataman, “Türk basketbolunu yönetenler, şapkalarını önlerine koyacaklar ve bundan 3-4 yıl evvel Avrupa’nın en kıymetli, marka pahası en yüksek basketbol ligiyken bugün neden bu hale geldiğimizi sorgulayacaklar. Benim dışarıdan gördüğüm konu şu: Kulüplere gelir yaratılamadı. Kulüpler eksiye gitmeye başladı. EuroLeague’de oynayan gruplar dışında genç oyuncuların oynaması, Türk oyuncuların oynaması için kâfi, hakikaten gerçek bazda teşvikler verilmedi. Bunun sonucunda de Türk basketbolunun en büyük basketbol fabrikalarından bir tanesi Bandırma, kapandı. Bandırma, son yıllarda altyapıya yaptığı yatırımı yapan en fazla biz varız, tahminen bir kulüp daha var. Bu kulüp yaşatılamadı. Türk basketbolunun geleceği için fabrikalar kurmalıyız, oyuncu fabrikaları kurmalıyız diyorlar. Evvel elimizdekine sahip çıkalım. Çok da gerçek yönetmelikler çıkarmalı TBF. Kulüplere bilhassa bugün baktığınızda, Avrupa kupasında oynamasa dahi takımlarında dakikaların birçoklarını yabancı oyuncuların aldığını görüyoruz. O vakit genç Türk oyuncuların yetişeceği bir yer bulamıyorsunuz. Bizim ekibimizde Mustafa Kurtuldum diye genç bir oyuncumuz var. Bu oyuncu Genç Ulusal Takım’ın en kıymetli isimlerinden biriydi. EuroLeague farklı bir vaka, NBA üzere. Biz Mustafa Kurtuldum’u kiraya vereceğiz, kadro bulamıyoruz. Onu alacağına, 50-60 bin Dolar’lık ABD’li alıyor. E doğal onlar daha deneyimli oluyorlar ancak biz bu tipteki genç oyuncularımıza Türkiye liglerinde yer bulamıyoruz. Bir tane genç oyuncumuzu, Ömer Can İlyasoğlu’nu, Frutti Extra Bursaspor’a verdik. EuroCup’ta oynayan bir kadro, inşallah orada dakika alır. Zira geçmişte bu türlü dertler da yaşadık. Kiraya verip, geri dönüş yapan oyuncumuz olmadı. Bunun sebebini Türk basketbolunu yönetenlerin iyice düşünmesi lazım. Spor konuşularak sonuç elde edemeyeceğin tek dal. Sporda sonuçlar alanda alınır. Sen istediğin kadar şöyle yapıyoruz, bu türlü yapıyoruz de. Sonuç bazlı her şey. Hemen önlem alınması gerekiyor. Pekala o vakit sen niçin oynatmıyorsun tenkitleri geliyor. Doncic dışında, Cedi Osman dışında, 20-21 yaşın altında EuroLeague’de çıkıp oynayan, star olan bir oyuncu yok. EuroLeague, Avrupa’nın NBA’i. 21-22 yaşında olgunlaşması gerekiyor ve o denli orada oynaması gerekiyor oyuncunun. Bunun için TBF’nin önemli teşvik primleriyle bunu yapması gerekiyor. Basketbolun konuşulması gerekiyor. Sen ligi 5-6 ay tatil ettiğin vakit sponsorlar kaçıyor, seyircilerin heyecanı kaçıyor. Kulüpler gelir elde edemiyor, yatırım yapamıyor. Bugün her şey bir yatırım. Bütün bunların düzenlenmesi gerekiyor” diye konuştu.
“OBRADOVIC ÜZERE BİR EFSANENİN AKABINDE PHIL JACKSON DA OLSANIZ İŞİNİZ KOLAY DEĞİL”
Fenerbahçe Beko’nun Zeljko Obradovic ile yollarını ayırması ve Igor Kokoskov’u ekibin başına getirmesi kararını yorumlayan deneyimli koç, “Obradovic 5 yılda Türk basketbolunda muvaffakiyet manasında, bilhassa Fenerbahçe’yi çok büyük muvaffakiyete taşıdı. Bir Türk grubunun 5 yıl üst üste Final Four olması, Türk kadrolarının itibarını yükseltti. Taraflı tarafsız herkesin sevgisini kazandı. Bazen ABD’de oluyor, 15-20 yıl çalışan hocalar oluyor lakin Avrupa’da bu doğal. Obradovic de ayrıldı. Üst üste 5 yıl kadrosu taşıyan Sloukas üzere, Datome üzere, Kalinic üzere takımın kıymetli oyuncuları da ayrıldılar. Sonuçta bizler profesyoneliz. Bir periyot gelir, bizler gideriz, yerimize gelenler gayret sarf ederler. Igor Kokoskov ile ilgili olarak ise Avrupa’da kulüpler seviyesinde bir deneyimi yok, bunu göreceğiz. Fakat en son Türkiye’de düzenlenen Avrupa Şampiyonası’nda Slovenya ile Avrupa şampiyonu oldu. Sonrasında NBA’de bir dönem grup çalıştırdı, yardımcı antrenörlük yaptı. Kesinlikle pahalı bir hoca. Olağan ki kolay değil. Obradovic üzere büyük bir efsanenin gerisinden siz Phil Jackson da olsanız işiniz kolay değil. Lakin bunlar da sporun tabiatında olan olağan şeyler. Vaktinde biliyorsun Fatih hoca da UEFA Kupası’nı kazandı, öteki hocalar geldi. Obradovic tahminen dönecek ileride. Fenerbahçe’de bir kabuk değişikliği oldu lakin ben yeniden Fenerbahçe’yi EuroLeague’in değerli ekiplerinden birisi olarak görüyorum. Keza takımda De Colo ve Vesely üzere, 2019 EuroLeague’in en iyi 5’ine seçilen iki oyuncusu var. Değerli isimler de aldılar. Fenerbahçe, Türkiye’de bizim en önemli rakibimiz olur. EuroLeague’de de Final Four’un değerli adaylarından birisi olur” değerlendirmesinde bulundu.
“BEN ARDA TURAN’A GÜVENİYORUM”
Son olarak Arda Turan’ın Galatasaray’a geri dönmesi hakkında görüş bildiren Ergin Ataman, Arda’ya güvendiğini söyledi. “Arda, Türkiye’nin en yetenekli futbolcusu” diyen Ataman, “Artık şu tartışma yersiz; Arda Turan, Galatasaray’a gelmeli miydi, gelmemeli miydi? Bu artık bitti, Arda Turan, Galatasaray’a geldi. Bundan sonra kıymetli olan Arda’nın Galatasaray’da taraftarın beklentisi olan performansı ortaya koyması. Ben bu mevzuda Arda’ya güveniyorum. Arda’nın iki dönemdir maç eksikliği olduğu, geçen dönem 6 ay futbol idmanı bile yapmadığı istikametindeki tenkitlere hürmet duyuyorum. Ancak bir gerçek şu ki, Arda, Türkiye’nin en yetenekli futbolcusu. 39-40 yaşındaki Emre Belözoğlu -ki çok takdir ediyorum onu- ulusal ekipte oynayabildiyse, Arda da bunu yapmalı. Ben bir Galatasaray taraftarı olarak, Arda’dan bunu bekliyorum. Fatih hocanın yüzünü kara çıkartmamalı, natürel bu işin duygusal tarafı. Arda kendisi için bunu başarmalı. Çalışacak, konsantre olacak. Yine güya Barcelona’ya gitmeden evvel oraları hedefleyen bir oyuncu üzere, tekrardan Galatasaray’ın yıldızı olmak için uğraş sarf edecek. Şayet bu türlü olursa, Galatasaray’a çok büyük katkılar verir. Hatta, Emre Belözoğlu futbolu bıraktı biliyorsunuz, onun yerine de futbol ulusal ekibinin hem alanda hem saha dışındaki o ağabey rolünü üstlenebilir” biçiminde konuşarak kelamlarını noktaladı.
Hürriyet