Evliya Çelebi’nin notlarında geçen, 2018’in mart ayında Türkiye’nin 15’inci cittaslow’u (sakin şehir) ilan edilen Mudurnu, sonbahar gezisi için istikametini Bolu’ya çevireceklerin rotasına eklemesi gereken bir hoşluk… Mudurnu denince aklımıza birinci olarak yörenin nam salmış lezzetli tavukları gelse de ilçenin sahip olduğu tarihi ve kültürel bedelleri gezginleri ziyadesiyle mutlu etmeye yetiyor. 700 yıllık bir gelenek olan ‘ahi duası’nı izlemek de unutulmayacak bir tecrübe. Eski Türk konutları mirası hayli güçlü bir ilçe olan Mudurnu, bu özelliğiyle kentsel sit alanı ilan edilmiş. Sivil mimarinin en hoş örneklerini bir ortada görebileceğiniz ilçeyi gezmeye Mudurnu’yu doruktan görebileceğiniz Saat Kulesi ile başlamak en hoşu… 1890’da yapılmış bu kuleye, yürüyerek ve Doruk Kafe tabelalarını takip ederek ulaşabilirsiniz.
Tarihi çarşıları gezin
Mudurnu’nun merkezinde birbirine paralel dört sokak var. Ortasındaki geçişlerin merdivenle sağlandığı sokaklardan biri Orta Çarşı, başkası ise Demirciler Çarşısı… İkramlık eşya alışverişinizi bu çarşılardan yapabilir; çokça fotoğraf çekebilirsiniz. İlçede yüzyıllara meydan okuyan çok sayıda konak, cami ve hamam var. Yıldırım Beyazıt Mescidi, Yasal Sultan Süleyman Mescidi ve Yıldırım Beyazıt Hamamı tarihi kıymetleriyle birinci göze çarpanlar ortasında… Mudurnu Kültür Turizm ve Dayanışma Derneği’nin 2010’da açtığı Pertev Naili Boratav Kültürevi ise Mudurnu’nun tarihine seyahat yapabileceğiniz eski eserler ve antika eşyalarla dolu tam bir kültür yuvası. Çağdaş ve yenilikçi yüzünün yanı sıra gelenek ve göreneklerine de sıkı sıkıya bağlı olan Mudurnu halkı, yüzyıllar öncesinden kalan bir geleneği de hâlâ sürdürüyor: Ahi duası. Her cuma günü, cuma salasının ardından Demirciler Çarşısı ve onun çabucak paralelindeki Orta Çarşı’da dükkânların önüne çıkan esnafın iştirakiyle gerçekleştirilen bu dua, Mudurnu’da 700 yıla yakın bir müddettir devam ettiriliyor.
Kamp ve piknik için ülkü
Mudurnu’ya bağlı Tavşansuyu Köyü hudutları içindeki Sülüklü Göl Tabiat Parkı, doğaseverlerin son yıllardaki kaçış noktalarından biri… İlçeyi gezip buraya geçebilirsiniz. Sarıçam, karaçam, göknar, kavak, çınar, ıhlamur üzere pek çok ağaç tipine mesken sahipliği yapıyor. İsminden da anlaşılacağı üzere burası bir vakitler sülüklerin ömür alanıymış lakin göle sonradan bırakılan balıklar nedeniyle sülük jenerasyonu tükenmiş. Heyelan gölü olması sebebiyle kimi bölgelerinde ağaçların gövdelerinin göl sularının altında kaldığı Sülüklü Göl, bu özelliğiyle fotoğraf tutkunlarına da süper bir görsellik sunuyor. İçinde rastgele bir tesis ya da işletme yok fakat yeniden de Sülüklü Göl Tabiat Parkı, uzun yürüyüşler, kamp kurma ve piknik için ülkü.
Yel değirmenleriyle ünlü
Bolu’nun hoşlukları say say bitmez. İlin, kentsel sit alanı ilan edilen bir öbür ilçesi de Göynük. Burada tekrar mükemmel sadelikte Çubuk Gölü karşılıyor sizi. Gölün en dikkat çeken özelliklerinden biri etrafındaki eskimeye yüz tutmuş yel değirmenleri… 2005’te ‘Aynalar’ isimli dizi çekimlerinde kullanılmak üzere gölün etrafına inşa edilen yedi adet yel değirmeni bugün atıl durumda olsa da hem bölge turizmine katkı sağlıyor hem de görsel açıdan etkileyici bir manzara sunuyor. Masalsı bir ortamda tabiatla baş başa keyifli birkaç saat geçirmek isteyenler Göynük’e 11 kilometre uzaklıktaki Çubuk Gölü’nü de listesine ekleyebilir.
Bir tabiat mükemmeli
Bolu kent merkezine 13 kilometre aralıktaki Gölcük Tabiat Parkı, huzur veren atmosferi, kayın, gürgen, çam üzere pek çok ağaç cinsini bir ortada göreceğiniz yeşil alanları ve yapay göletiyle Bolu’nun bir başka tabiat mükemmeli… Tabiat parkının içinde restoran ve kır meskeni üzere tesislerin yanı sıra konaklama imkânı sunan bungalov meskenler de var. Alışılmış ziyaretçiler kendi yiyecek içeceklerini getirip tahta masalarda piknik de yapabiliyor. Girişin fiyatlı olduğu, haftanın 7 günü, 24 saat açık olan Gölcük Tabiat Parkı, ailenizle ya da arkadaşlarınızla tabiatın içinde huzurlu bir gün geçirmek için ülkü. Bu ortada pek çoğumuzun Gölcük Tabiat Parkı fotoğraflarından aşina olduğu, mimarisiyle göz okşayan göl kenarındaki o konut, Tarım ve Orman Bakanlığı’na ilişkin Devlet Konukevi olarak hizmet veriyor. Bu nedenle konutun olduğu kısma ziyaretçilerin geçmesine müsaade verilmiyor. Fakat konukevinin uzaktan görünümü bile ziyaretçileri kendine hayran bırakmaya yetiyor.
Bunları da görün
Seben Kaya Mezarları, Saraycık Göleti ve Sünnet Gölü vakti bol olanların kesinlikle görmesi gereken öbür kıymetli yerler ortasında.
Ayrıyeten soğuk havalarda vücudunuza iyi gelecek kaplıca, hamam ve banyolar da Bolu’nun olmazsa olmazlarından…
Hürriyet
