Harika Lig takımlarından Fenerbahçe’de geçen dönemin sona ermesiyle sportif yöneticiliğe başlayan Emre Belözoğlu’nun misyonu resmiyete dökülüyor.
Ülker Stadyumu Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi’nde düzenlenen imza merasiminde Lider Ali Koç ve Sportif Yönetici Emre Belözoğlu’nun yaptığı açıklamaları canlı olarak aktarıyoruz…
LİDER ALİ KOÇ VE EMRE BELÖZOĞLU’NUN AÇIKLAMALARI ŞU BİÇİMDE:
ALİ KOÇ
Yanımda Emre Belözoğlu var. Emre Belözoğlu kim diye sorsak çalıştığı şahıslar, futbolcu arkadaşları, ailesi öteki şeyler söyler. Ortak noktası Türk futbol tarihinin en değerli futbolcularından bir tanesi. Hangi kadroda olursa olsun Fenerbahçe’de, Galatasaray’da Başakşehir’de, dünyanın en kıymetli 5 liginin 3’ünde yıllarca oynamış, yalnızca bir kadroda değil birçok grupta başarılı olmuş, Türk bayrağını yurtdışında oynarken en iyi formda temsil etmiştir.
Her futbolcu futbolculuk sonrası başarılı olacak diye bir şey yoktur. Hocalık, sportif yöneticilik yapıp başarısız olanlar olmuştur, büyük işler başaranlar da olmuştur. Emre, bu yaz itibariyle yepisyeni bir mesleğe yelken açıyor. Biraz geriye gidelim… Yıl 2018/19. Fenerbahçemiz çok berbat gidiyor, hiç beklemediğimiz sonuçlar alıyoruz, ekip olamıyoruz. Sancılı bir süreç. Göksel liderin da müsaadesiyle Emre Belözoğlu ile bir görüşme yaptım. O vakit Başakşehir’in kaptanıydı. Dertleştik, benim yerimde olsaydın ne yapardın dedim. Artıları ve eksileri ile görüşlerimi benimle paylaşmıştı. O devir daha Emre’nin dönem sonun bize geleceği konuşulmamıştı. Yalnızca içinde bulunduğumuz külfetli durumda sen olsan ne yapardın diye Emre’ye sormuştum. Emre’ye ‘Sen ne yapacaksın?’ diye sormuştum. Başakşehir ile şampiyonluk yaşayıp İtalya’ya taşınmayı düşündüğünü, İtalyancasını geliştirmek istediğini söylemişti.
Dönem bitince birtakım arkadaşlar, teknik yöneticimiz Ersun hoca ve yöneticimiz Semih Beyefendi, Emre’nin bir dönemliğine kaptan olarak katılıp 20-25 maç katkı sağlamasını, Samandıra’ya aidiyet hissini aşılaması üzere fikirle geldiler. Ekibe kaptan olarak döndü. Emre Belözoğlu birçok sorumluluk aldı. Hiçbir vakit şikayet etmedi. Emre bu sürecin içinde yalnızca kadro kaptanı değil, futbol şubemizin başkanı üzere yeri geldiği vakit kaptan, teknik yönetici, sportif yönetici üzere elinden geleni yapıp sorumluluk aldı. Olumlu-olumsuz tüm görüşlerini bizlerle paylaştı.
Emre Belözoğlu’nun birinci söylediği şeylerden birisi ekipte futbol aklı olmadığıydı. Değişik bir transfer dönemi yaşadık. Ağustos ayında başlayan, Ekim ayında biten… Hoca seçimimizde de Emre ile birlikte oturup tartıştık. Tek tek transferlerimizi yapmaya başladık. Natürel hepinizin bildiği üzere gerek mali düşüncelerimiz gerek limit problemlerimiz çerçevesinde hareket alanımız çok yoktu. UEFA’nın verdiği sattığın kadar alabilirsin kuralı vardı. Geldiğimiz noktaya baktığımızda Emre’nin şapkadan tavşan çıkarttığını görebiliriz. Bu transfer devrinin yıldızı Emre olmuştur. Bu bir ortak çalışmadır. Emre’nin üstünde durduğu oyuncular vardı, hocamızın üstünde durduğu oyuncular vardı.
Emre, oynadığı liglerde dostluklar kurmuş, networkünü geliştirmiş birisi. Bu isimler vakitle Avrupa’da çok değerli yerlere geldi. Hasebiyle vaktinde kurduğu dostlukların hala devam ediyor oluşunun bize yarar sağlıyor oluşu beni çok etkiledi. Futbolun futbol içinden gelmiş şahısların yönetmesi gerektiğini daima düşünürüm. Bilhassa federasyon cephesinde. Bunun ne kadar değerli bir tercih olduğunu bir kere daha anladık.
Bugün geldiğimiz noktada yeni sportif yöneticimizi Emre Belözoğlu olarak açıklıyoruz. Bir sportif yöneticinin ekip içinde çok büyük sorumlulukları var. Yalnızca bugünü değil, geleceğimizi de dizayn etmek en değerli vazifelerinden birisi. İnanın bu süreçte sportif yöneticimiz en çok vakti finans kümesiyle geçirdi. Yaptığımız her atakta bir finans faktörü var.
Hürriyet
